Buradasınız: Anasayfa » Magazin » 'Arkadaşlarımın atacağı kıyafetleri giyerim' | 20 Ağustos 2013 Salı 12:58

'Arkadaşlarımın atacağı kıyafetleri giyerim'

Yalan Dünya'nın Vasfiye Teyzesi ile keyifli bir sohbet...

Bir kadın hem gizemli hem çok samimi, hem seksi hem çocuksu olabilir mi? Evet, olabilir. Herkesi kendine hayran bıraktıran performanslarıyla geçen sezonun en çok konuşulan oyuncularından Gonca Vuslateri, All dergisiyle buluştu; hem modellik yaptı hem de hakkında merak edilen her şeyi anlattı.

TEK AMACIM DOYA DOYA YAŞAMAK

İşinizin en çok hangi tarafından keyif alıyorsunuz?

- Çalışma ortamımın konforundan.

Türkiye’de oyunculuğun geleceğini nasıl görüyorsunuz? Çalışma şartları değişecek mi sizce?

- Bunun için mevcut olan yönetimlerin sanatı desteklemeleri gerekiyor. Ancak içinde olduğumuz şartların yaratacağı güzellikleri gördüğümüzde umutlu olabilirim...

Evinizde televizyon olmadığını duyduk. Bu doğru mu? İşi televizyonda olan biri için ironik bir durum değil mi?

- Evet doğru, evimde televizyon yok. Hatta yeni taşındığım eve almama rağmen tonlarca problem oluştu ve yine kuramadım. İşlerimi takip ediyorum elbette. Yalnızca televizyon egemenliğinde bir evde yaşamak, özgün ifade biçimimi zedeliyor sanki. Isınamadım televizyona. Film izlemek için kullanıyorum daha çok.

Gülse Birsel şu an Tükiye’nin en iyi sit-com yazarlarından biri. “Yalan Dünya”da onunla çalışmak nasıl bir his?

- Dünyanın en komik dostu, en iyi dinleyicisi, en zamansız aksiliklerin kurtarıcısıdır o. Yaptığı işte en hayran kaldığım şeylerden biri de, her hafta elimize geçen senaryoda harika akan bir hikayenin içinde gündemdeki toplumsal hassasiyeti de hissettirebilmesi. Vazgeçemediğim bir enerji kendisi.

ÇALIŞMAKTAN DEĞİL GÜLMEKTEN YORULUYORUZ

Sette keyifli vakit geçiriyor musunuz? Ekibin birbiri ile uyumu ve iletişimi nasıl?

- Sette tek kelimeyle harikayız diyebilirim! Bütün kamera arkası ekibimiz şahane ve yönetmenimiz Jale hoca çalışılabilecek en keyifli yönetmenlerden biri. Bu anlamda çok şanslıyım.

Diziyi izlerken göremeyeceğimiz bir sahne arkası sırrı verir misiniz?

- Kalabalık sahnelerin olduğu günler çok matrak geçiyor. Çalışmaktan değil, gülmekten yoruluyoruz set arkasında.

Dizideki Zerrin karakterini canlandıran Derya Karadaş ile Müjdat Gezen’den sınıf arkadaşıymışsınız. İlginç ya da komik anılarınız var mı?

- Biz Derya ile birbirine bir dakikadan uzun baktığında gülmeye başlayan bir samimiyet örgütüydük adeta. Her zaman da öyleyizdir, tatlı anılarımız var elbette ama bize kalmasını tercih ederim.

Sınıf arkadaşınızla şu an aynı sette çalışmak nasıl?

- İnancımı ve gururumu okşuyor. Dilerim diğer arkadaşlarımla da böyle güzel tesadüfler yaşarım.

TEK HAYALİ OLACAK KADAR YOKSUL BİR RUH DEĞİLİM

O günlerde birlikte neler hayal ederdiniz?

- Keyifli bir hayat düşlerdik, aşk dolu... Varsa yoksa hep tiyatro olacaktı hayatımızda, yeminimiz buydu. Öyle de oldu!

Genel olarak hayallerinize ulaştığınızı düşünüyor musunuz?

- Ben tek hayali olacak kadar yoksul bir ruh olmadım hiç. Her güne yeni hayallerle başlıyorum.

Nasıl bir karakteri canlandırmayı çok isterdiniz?

- Böyle bir seçim yapamam, hayata dair her şeyin dili olmak ister bir oyuncu.

Dünya sinemasında örnek aldığınız bir oyuncu var mı?

- İyi işlerin hepsinin canımla birlikte öğrencisiyimdir.

Elektrogitar çalmaya başlamıştınız. İlerleme var mı? Neler çalıyorsunuz?

- Şimdilik yok. Bu sezon yoğun geçti. Şimdi bir de piyano alma aşamasındayım.

Müzik, hayatınızın önemli bir parçası sanırım.

- Müzik, hayatın bir parçası, en önemli bilgisi zaten... Hepimiz için öyledir.

Ne tarz müzikler dinlersiniz?

- Her şeyi dinlerim.

Sizin için tüm zamanların en iyi üç şarkısı nedir?

- Bizet’in “İnci Avcıları” operasından Nadir’in aryası... Hümeyra’dan “Yüreğim Var”... Guns’n Roses “November Rain”...

OYUNCULUĞUN KIRMIZI RENKTE TUTKULU İZLERİ VARDIR

Şiir yazdığınızı biliyoruz, devam ediyor musunuz?

- Evet, ediyorum.

Nasıl konularla ilgili yazıyorsunuz? Size neler ilham veriyor?

- Her an her şeyle ilgili yazabilirim, ilham aldıklarım sürekli değişkenlik gösteriyor.

Bir şiir kitabı çıkarma projeniz var mı peki?

- Hazırlığını yapıyorum.

Sanatın başka dallarına da ilginiz var mı?

- Hayatta olabilecek her şeyle alakam olması için elimden geleni yapıyorum. Oyunculuk benim mesleğimdir. Oyunculuğun, kırmızı renkte tutkulu izleri vardır. Neyin altını çizdiğimiz mühim tabii...

ARKADAŞLARIMIN ATACAĞI KIYAFETLERİ ALIR GİYERİM

Modayla aranız nasıl?

- Modayla aramı şahane yapan Hakan Öztürk, Umut Eker ve Didem Soydan’dır. Onlar olmasa öğrenemezdim diyebilirim. Son yıllarda harika işler çıkıyor. Her tarzı ve farklı nesilleri yaşatan bir dönemdeyiz. Bu konulardaki kültürel zenginliği öğrenmek için elimden geleni yapıyorum.

Alışveriş yapmayı sever misiniz? Daha çok nerelerden alışveriş yapıyorsunuz?

- Galata tarafındaki tasarım dükkanlarını karıştırmayı seviyorum. Aslında çok az alışveriş yaparım. Arkadaşlarımın kullanılmış hatta atılmak üzere olan kıyafetlerini giyerim. “Bana en çok yakışanı en yakınımdakiler bilir” derim her zaman. Onlara mutlaka sorarım.

Sosyal medyayla ilgili neler düşünüyorsunuz? Siz de iyi bir Twitter kullanıcısısınız. İnsanların hayatlarını nasıl etkiliyor sosyal medya?

- Çok etkiliyor. Gazeteler günlük değil, “dünlük” kaldı Twitter’n yanında. Yine de gazete okumanın tadı da bir ayrı oldu tabii!

Erkeksi tarafları güçlü olan bir kadın mısınız?

- Erkeksi dedikleri taraflarım varmış. Çok şaşırmıyorum buna. Sonuçta varlığımın bileşimlerinden biri.

Dünyada sizi en çok etkileyen yer neresi oldu?

- En sırdaş arkadaşım Esin Babaoğlu’nun doğum günüm için hediye olarak götürdüğü Moskova bir harika geçti. Mezarlık gezmeyi çok severim, orada Nazım Hikmet’in mezarını ziyaret etmiştik. Tüylerim diken diken olmuş bir halde Genco Erkal’ın okuduğu Yaşamaya Dair şiirini dinlemiştik orada. Hayatım boyunca unutmayacağım...

Yaz bitmeden neler yapmalı? Okurlarımıza vereceğiniz bir öneri var mı?

- Okunacaklar listesi çıkarılmalı. Yaz ayları kitap okumak için şahane. Bir de şansımız varsa aşık olalım.

Hayattaki amacınız nedir?

- Yaşamak! Doya doya yaşamak!

GÜZELLİK DİRİ HİSSETTİREN BİR ANLAMA HALİDİR

Size baktığımda sanki Tim Burton filmlerinden fırlamış çok özel bir karakter olduğunuzu hissediyorum. Farklı bir güzelliğiniz var. Kendinizi güzel buluyor musunuz ya da güzelliğin tanımı nedir sizin için?

- Diri hissettiren bir anlama halidir güzellik. Aynada değil belki ama kendimi, en çok kendimi anladığım zamanlarda güzel bulurum.

Kullandığınız parfüm nedir?

- Geçen yıl, Nişantaşı’ndaki La Deesse mağazasında kendi parfümümü yapmıştım. Adını da Mora koymuştum. Onu kullanıyorum. Mora şiirlerimde geçen, zihnimi temizlememe yardımcı olan gizli bir isim.

Güzellik ve bakım sırlarınız var mı?

- Hiç yok. Ağlamak bile güzelleştirir insanı.

AŞIKKEN DAHA DA EVCİLLEŞİRİM

Şu an hayatınızda biri var mı?

- Hayır.

Nasıl bir aşık olur Gonca Vuslateri?

- Evcilleşir daha da... Evin yolunu bulmuş gibi koşar aşka. Yanılırsa eve giden yolu bulmak için yine hızla çıkar gider kapıdan. Fakat hep kuvvetli bir sakinlikle anımsar sevdiklerini, daima!

Kaynak: Magazin D